Ne zaman 1.Murat Mahallesinde 5.katta bulunan evime dinlene dinlene çıkmama rağmen soluk
soluğa ve ter içinde kaldığım anlar oluyor, işte o zaman hemen aklıma Kentsel dönüşüm ve Başkan
Recep Gürkan geliyor.
Tabii ki buna her gün karşılaştığım benim gibi tevellüdü eskilerin serzenişleri eklenince ister istemez
Başkanımıza hatırlatmak geliyor aklıma.
İşte bu gün böyle bir durum söz konusu oldu ve geçmiş ile birlikte şimdiki gelişmeleri de konu alan bir
Kentsel Dönüşüm köşe yazısı yazmak zorunlu hale geldi.
Aslında 2018 yılında 1.Murat Mahallesi sakinleri ile yaptığı bir toplantıda bu konu ile ilgili geniş
açıklamalar yapmış ve gecikme nedenlerini duyduğu endişeler ile birlikte dile getirmişti.
“Kentsel Dönüşüm kazmasını Şubat ayında 1.Murat Mahallesinde vuracağız” demişti.
Bende Mahalle sakini olarak o toplantıdaydım ve bir konuşma yaparak binaların eskiliğinden ve
depreme dayanıksız hale gelişlerinden bahsederek Başkandan bu işin çabuklaştırılmasının gerekliliğini
izah etmeye çalışmıştım.
Başkan bunları biliyordu ve en az bizler kadar bu konuda yapıcı bir tavır içinde olduğunu
hissettirmişti. Ama zaman ilerleyip bu konuda bir girişimin olmaması vatandaşlar arasında; “Başkan
verdiği sözü tutmuyor” yorumlarına neden olmuştu.
1.Murat Mahallesinde ikamet eden biri olarak hem kendi isteğimi hem de Mahalle halkının dileğini
iletmek adına geçtiğimiz yıllarda birkaç köşe yazısı yazarak durumu kendisine duyurmaya çalıştım.
Hatta geçen yıl bu gün Televizyonumuza geldiğinde kendisine durumu sormuştum.
Başkan Gürkan verdiği sözün arkasında ve en az bizler kadar işin başlamasını arzuladığını ifade etmişti
ama endişesi vardı ve vebal altında kalmamak istiyordu.
Piyasalar çok bozuk diyerek şunları eklemişti konuşmasına; “Hocam yapılacak olan iş kolay ve ufak
bir iş değil.1.Murat, Fatih, Kocasinan Mahallelerinde yüzlerce bina var. Bunları anlaştığınız bir
yüklenici Firmaya vereceksiniz. Her şey den önce bu işi başaracak kapasitede ve Maddi büyüklükte
bir Firma olması gerekir. Şu anda bakıyoruz hiç tahmin etmediğimiz güçlü firmalar işleri bozulduğu
için Konkordato ilan ediyor. Tutun ki siz bütün bu insanları böyle bir akıbet ile karşılaştığını
düşünün. İşi alıp başlayıp binaları yıktıktan sonra; ben işin altından kalkamıyorum diyerek
Konkordato ilan ederse ben söz verdiğim hatta bir anlamda kefil olduğum vatandaşıma ne cevap
verebilirim.” diyerek piyasaların durulmasını beklediğini ama bu işi mutlaka hayata geçireceğini
söylemişti.
Hatta bir örnekte vermişti ve İnşaat Malzemeleri arasında bulunan Demirin kilosunun 1250 tl den
3500 tl ye yükseldiğini söyleyerek piyasaların vahim durumunu anlatmaya çalıştı.
Teşekkür ettim.
Elbette endişesinde haklıydı.
Binlerce insanın vebalini üzerine almak çok kolay bir durum olmasa gerek.
Şimdi neden başlamıyorsun diyenler o zaman yüreği ve cebi yanacağı için Başkanı suçlayıp
bağıracaklar.
Ben şuna sevinmiştim ki; Başkan verdiği sözü unutmuş değil ve olayın takipçisi.
Onun için de bende; “Geç olsun da güç olmasın” diyerek bekleme sözü vermiştim kendime.
İnşallah Korona biter piyasalar düzelir ve güvenilir güçlü bir Firma ile anlaşma sağlanır da bizde hasta
kalbimizin her gün nefret ettiği Merdivenlerden kurtulup Asansör ile 5.kata çıkma şansını yakalamış
oluruz.
Önemli olan Deprem gibi felaketler ile karşılaşmamak.
Dilerim bu tür felaketler yaşamayız.
Çünkü geçen ki yazımda belirttiğim gibi artık bu Mahallerimizdeki evler 35–40 yaşında evler.
Kaldı ki; o zaman şartları ile yapılan evlerin durumu da malum.
Ne malzeme olarak ne de işçilik olarak bu günle mukayese dahi yapılamayacak ayrıcalıkta.
Başkanımızın endişelerini yabana atmayalım ve birkaç yıl ayni evlerde oturmayalım derken evsiz de
kalabiliriz.
Ben ve benim gibi Merdiven derdi olanlar biraz zahmet çekecekler ama sonunda mutlaka rahata
erişeceğiz.