ADD: ‘ÖCALAN’ SLOGANLARI KABULÜ OLANAKSIZ BİR HADSİZLİKTİR!

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde gerçekleştirilen DEM Parti Grup Toplantısı’nda PKK terör örgütü kurucusu Abdullah Öcalan lehine atılan sloganlara sert tepki gösteren Atatürkçü Düşünce Derneği Edirne Şube Başkanı Celil Özcan, “Gazi Meclis’imizin çatısı altında terörist başına özgürlük sloganları atılması kabulü olanaksız bir hadsizlik, Gazi Meclis’imize, 102 yıllık Cumhuriyet tarihimize ve on binlerce şehit ve gazimize alenen hakaret olmuştur!” ifadelerini kullandı.

Atatürkçü Düşünce Derneği Edirne Şubesi, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde gerçekleştirilen DEM Parti Grup Toplantısı’nda PKK terör örgütü kurucusu Abdullah Öcalan lehine atılan sloganlara sert tepki gösterdi. Konuyla ilgili olarak Şube Başkanı Celil Özcan tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Dünya’nın ilk Antiemperyalist Ulusal Bağımsızlık Savaşı’nı yönetmiş Gazi Meclis’imizin çatısı altında terörist başına özgürlük sloganları atılması kabulü olanaksız bir hadsizlik, Gazi Meclis’imize, 102 yıllık Cumhuriyet tarihimize ve on binlerce şehit ve gazimize alenen hakaret olmuştur!
Türk Milleti’ne, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne ve Türkiye Anayasası’na meydan okuma cüretkârlığı eseri bu rezalet; Atatürk’ü, Laik ve Üniter, Ulus Devleti, Türk Milleti tanımını ve Dil Birliğini reddedip ABD kuyruğunda BOP’çuluk yapanların, ‘Milliyetçilik’ ilkesini içi boş bir propaganda aracına dönüştürenlerin, emperyalizm uşağı bebek katili bir hainden ‘kurucu önder’ üretmeye çalışanların, ettikleri yemini unutmuş, kendilerini bir etnik kökenden yurttaşlarınızın tek siyasal temsilcisi sanan, her eylem ve söylemleriyle emperyal ihanet projelerine hizmet eden siyasi parti kılıklı etki aparatlarının yarattığı ortamın sonuçlarından biridir ve maalesef önlenememiş, sonrasında da gereken yapılamamıştır.
Atatürkçü Düşünce Derneği olarak; dün İngiltere’nin, bugün ABD’nin başını çektiği Batı Emperyalizminin 102 yıldır değişmeyen hedefinin 1923 Cumhuriyet Devrimimizi, Laik ve Üniter Ulus Devletimizi, Ulusal Bütünlüğümüzü ve Dil Birliğimizi yok etmek olduğunun bilindiği, nihai amacının da BOP haritasını hayata geçirerek ülkemizi bölmek olduğunun apaçık görüldüğü bir süreçte ülkemizi yönetenlerin, yönetmeye talip olanların ve her kademedeki devlet yetkililerinin görevlerini anayasaya ve yasalara uyarak yapmalarını, bu tür hadsizliklere olanak sağlayacak karar ve uygulamalardan kaçınmalarını ve Türkiye’nin egemen bir hukuk devleti olduğu bilinciyle hareket etmelerini bekliyor, aziz milletimizin de bu beklentimizi paylaştığına yürekten inanıyoruz.”