CHP’DE SAHA ÇALIŞMALARININ STARTI VERİLDİ

Cumhuriyet Halk Partisi, Edirne’de saha çalışmalarını başlattı.

Cumhuriyet Halk Partisi tarafından Edirne’de saha çalışmaları başlatıldı. Saha çalışmalarının startı; CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, CHP Tekirdağ Milletvekilleri Faik Öztrak, İlhami Özcan Aygun ve Nurten Yontar ile Çanakkale Milletvekili İsmet Güneşhan’ın da katılımıyla verildi.

Saha çalışmaları öncesi Cumhuriyet Halk Partisi Edirne İl Başkanlığı’nda basın toplantısı düzenlendi. Toplantıda konuşan CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, Cumhuriyet Halk Partisi’nin Ağustos ayı boyunca 81 ilde sahada olacağını ifade etti.
Günaydın, “Tüm milletvekillerimiz, parti meclisi üyelerimiz ve yüksek disiplin kurulu üyelerimiz Ağustos ayında 81 ilimizde saha çalışması yapacaklar. CHP neden böyle bir saha çalışması planladı? 28. Yasama döneminin 2. Yasama yılını Temmuz ayının sonunda tamamladık. Mecliste bütün kış boyunca çalıştık. CHP 744 kanun teklifi verdi. Bu tekliflerden kanunlaşanların sayısı sıfır. Bu yalnızca bizim değil, diğer muhalefet partilerinin de durumunu gösteriyor. Biz, bin 250 araştırma önergesi vermişiz. Kabul edilip meclis araştırma komisyonuna çevrilenlerin sayısı sıfır. O halde bu meclis ortaklaşa bir kanun, bir yasama faaliyeti yapmıyor. Türkiye’nin yararına bir yasama faaliyetinin aracı olmaktan da çoktan çıkmış. Örneğin; Türkiye’de asgari ücretliler 22 bin lira alırken ve bu tüm yıl boyunca devam ederken; biz asgari ücretin 30 bin liranın üzerine çıkartılmasına ilişkin kanun teklifi verdik. Onlar ise, iklim kanununu geçirmeye gayret ediyorlar. Ya da biz 14 bin 464 TL olan en düşük emekli aylığının, asgari ücret önerimiz olan 30 bin TL’ye çıkartılmasını önerirken; onlar zeytin ağaçlarımızın kesilmesi ve kuralsız bir madenciliğe, Türkiye’nin bütün tarım alanlarının, orman alanlarının, kıyılarının açılmasına ilişkin bir kanun düzenlemesini yapmakta tereddüt etmiyorlar. Böylece meclisi kapattık. Şimdi iktidar milletvekilleri nerede bilmiyoruz. Kimisi yayladadır, kimisi tatildedir, kimisi yurt dışındadır. Kimisi açtıkları üniversitelerde başka işlerin peşindedirler. Ama bir kere daha söylüyorum ki; Cumhuriyet Halk Partisi milletvekilleri için meclisin kapanması, tatilin başlaması anlamına gelmiyor. Ağustos ayı boyunca arkadaşlarımız sahada olacaklar. Sahada esnafın sorunları var. Sahada çiftçinin sorunları var. Sahada emekçinin sorunları var. Emeklinin sorunları var. Gençler, kadınlar, bu memlekette artık bir gelecek görmüyorlar. Ortak gelecek hayalimizi yitirdik. Türkiye’nin değerler sistemi çöktü. Bir devlet krizi yaşıyoruz. Kurumlar yerine keyfiyetin, liyakat yerine sadakatin egemen olduğu, diplomaların şakır şakır para karşılığı dağıtıldığı, Cumhuriyet’in çocuklarının mülakatlarda elendiği bir düzenle karşı karşıyayız. Biz önce bu düzeni değiştirmek için birlikte yüreğimizi, aklımızı yan yana koymak zorundayız. Arkasından da an itibarıyla Türkiye’nin birinci partisi olan Cumhuriyet Halk Partisi’nin çok büyük bir sorumluluğu vardır. Muhalefet etmek çok kıymetlidir ancak muhalefeti ederken yerine ne koyacağımızı da göstermemiz gerekiyor. Başka bir deyişle bugün Edirne’de yapacağımız gibi tarımın sorunu var; nasıl çözeceğiz? Esnafın sorunu var; nasıl çözeceğiz? Yaşamının geriye kalan döneminde geçim sıkıntısı yaşamak zorunda kalan emeklinin derdiyle nasıl hemhal olacağız? Bütün bu yolları göstermek, yurttaşı ikna etmek ve bir an evvel memleketi erken seçim sath-ı maili sokarak, bu iktidardan kurtulma sorumluluğumuz vardır. Türkiye’de bir diploma skandalı patladı. Bu memlekette geçmişte meclis başkanlığı yapmış bir vatandaşın Makedonya’da üniversitesi var. Oradan şakır şakır diploma dağıtıyorlar, akreditasyon veriyorlar ve o insanlar buralarda her türlü mesleği yapmak durumunda oluyorlar. Bir başka MHP milletvekilinin İstanbul’da bir özel üniversitesi var. Karısının Kıbrıs da üniversitesi var. Oralarda dağıtılan diplomalarla bu insanlar Türkiye’de her türlü faaliyeti yapıyorlar. Sahte doktorlardan, sahte mühendislerden bahsediyoruz. İnsanların ehliyeti sahte almasından bahsediyoruz. Peki sahtekarlık buralara mı özgü? Bence sahtekarlığın kaynağı TÜİK. TÜİK, kuyruklu yalan merkezi. Temmuz ayı enflasyonu yüzde 2,06’ymış. Böyle olunca yıllık enflasyon yüzde 33’e çekilmiş. Enflasyon yüzde 33 ise, Merkez Bankası’nın politika faizi yüzde 43, bir iş insanı, bir esnaf kredi almak istediğinde yüzde 50-55 ile ancak kredi bulabiliyor. Böyle bir iktisadi düzenin, doğru bir düzen olduğunu bilebilir miyiz? TÜİK, aylık enflasyonu yüzde 2,06 bulabilmek için ‘Temmuz ayında gıda fiyatları artmadı’ diyor. Lütfen gidin herhangi bir yere bir kilogram kirazın fiyatını sorun. Ben piyasa rakamlarını topladım; 1 kilogram kirazın fiyatı 150 ile 400 TL arasında değişiyor. İnsanlar kiraz yiyemiyorlar. Dolayısıyla gıda fiyatları artmadı diyebiliyorlar. Bir kilogram kıymanın fiyatı 750 TL. Dünyada tarımın başladığı topraklar, gıda enflasyonunda Dünyada ilk 3’e girmiş. Böyle bir ortamda TÜİK bize öyle bir masal anlatıyor ki; ‘gıda fiyatları artmadı, dolayısıyla enflasyon yüzde 33’e düştü, gerçekleşen değil beklenen enflasyon düzeyinde size zam vereceğim’ diyor. 600 bin kamu işçisini inim inim inlettiler, sonunda da bir sözleşmeyi dayattılar. Bu düzen devam edemez. Türkiye lime lime dökülüyor. Yurttaşın tahammül edecek gücü kalmadı. An itibarıyla araştırmalar; Cumhuriyet Halk Partisi’ni açık ara birinci parti gösteriyor. Rakiplerini hapsederek Ekrem İmamoğlu ve arkadaşlarını Silivri zindanlarında tutarak, bu memleketi kendine yar edeceğini sanıyorsan çok yanılıyorsun. Yine araştırmalar, erken seçim talebinin yüzde 70 olduğunu gösteriyor. Cumhuriyet Halk Partisi sahada, pazarda, tarlada olacak. Bugün biz bu çerçevede İl Başkanımızın ortaya koyduğu plan çerçevesinde örgütümüzle beraber saha çalışmasını Edirne’den başlatmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Hiç kimse geleceğe ilişkin inancını kırmasın. Bu memleketi hep beraber ayağa kaldıracağız.” şeklinde konuştu.