Edirne Fotoğraf Sanatı Derneği’nden, Nilgün Erman Fotoğraf Atölyesi’nin hazırladığı “Siyah Beyaz Hayatlar“ sergisi, sanatseverlerle buluştu.
Edirne Fotoğraf Sanatı Derneği’nden (EFOD), Nilgün Erman Fotoğraf Atölyesi’nin hazırladığı “Siyah Beyaz Hayatlar” isimli fotoğraf sergisi, Edirne Belediyesi Atatürk Kültür Merkezi’nde sanatseverlerle buluştu. Sergide, 18 fotoğraf sanatçısının, toplam 47 siyah-beyaz fotoğrafı yer aldı.
Serginin açılış törenine, Edirne Belediye Başkan Yardımcısı Cenk Ergüden, EFOD Başkanı Serdar İyiiz, Atölye Sorumlusu Nilgün Erman ve çok sayıda sanatsever katılım gösterdi.
EFOD Başkanı Serdar İyiiz, açılış konuşmasında EFOD olarak topluma katkı sağlamak için fotoğrafı araç değil, amaç olarak gördüklerini belirterek söze başladı. Konuşmasının devamında, gündemde olan yapay zekanın sanat ile ilişkisine dair yorumlarda bulunan İyiiz, şu ifadeleri kullandı:
“Yapay zeka geldi fotoğraf bitti diyorlar, kesinlikle böyle bir şey yok. Yapay zekayla sanat bitmez. Yapay zekayla sadece görsel oluşturulur. Verilen komutlarla ancak bir görsel gelir; bu fotoğraf değildir. Bunu özellikle vurgulamak istiyorum. Şu an biz buradayız, hadi bakalım yapay zeka şu anki anın fotoğrafını bana versin, görselini oluştursun. Oluşturamaz. İşte, fotoğrafın önemi buradan kaynaklanıyor. Fotoğrafın belgesel yönü çok önemlidir. Sokakta fotoğraf çekiyoruz. Belki biz o an bir kişiye odaklanmışız, arkasındaki binalar pek dikkatimizde değil. Ama bir süre sonra bakıyoruz ki 15-20 yıl sonra arkadaki bina yok olmuş. İşte bu, sokak fotoğrafçılığının da belgesel yönü. Yani ‘yapay zeka geldi her şey bitti’ gibi algılar biraz medyatik algılar. Oturduğun yerden al bilgisayarı ver komutu; bu iş bu kadar basit değil. Birazdan izleyeceğiniz sergi yaklaşık 8 ay istisnasız her hafta çekilmiş bir çalışmanın ürünü.”
Edirne Belediye Başkan Yardımcısı Cenk Ergüden ise fotoğrafın belge yönüne vurgu yaparak şu ifadeleri kullandı:
“Mesleğim gereği mimari fotoğraf ve sanatsal fotoğraf üzerine çalışmalarda bulunmuş bir insanım, fotoğrafın özellikle belge niteliğinin altını çizmek isterim. Neticede, Bir fotoğraf, çekildiği anda belge haline geliyor. Bugün bakıyoruz, çok eski Yeşilçam filmlerindeki kareler bile bir restorasyon için kullanılabilir belge niteliği taşıyor. Bunların örnekleri yaşandı. Bilinen örnekleri var. Herhangi bir hatıra fotoğrafında bile bir binaya dair bir çevreye dair kayıt varsa bu kayıt birtakım konularda belge niteliği olarak resmi işlemlere de tâbi tutulabiliyor.”
Atölye sorumlusu Nilgün Erman gerçekleştirdiği konuşmada serginin hikayesini anlatarak, şu sözleri kaydetti:
“Bizler bu atölyeye başlarken zamansız fotoğraflar çekmek, kadrajlarımızda duyguyu ön plana almak düşüncesiyle başladık. Bunu sağlamanın yolunu da denklemden rengi çıkarmakta bulduk. Siyah beyaz fotoğraf renklerin gürültüsünü kaldırıp geride sadece özü bırakan ve bu konuda ışığın ve gölgenin dansını gördüğümüz, duyguların yalınlığını hissettiğimiz, hikayelerin en saf halini görünür kılmaya çalıştık. Bu sergideki her karede tam da bu sadeliğin içinde saklı olan derinliğe inmeye çalıştık.”
Konuşmaların ardından atölyede eserleri yer alan fotoğrafçılara sertifikaları verildi.
Katılımcıların gezdiği siyah beyaz fotoğraflardan oluşan sergi, sanatseverlerden büyük beğeni topladı.















