14 Nisan 1205 tarihinde Edirne yakınlarında gerçekleşen ve dünya tarihini etkileyen önemli bir savaşa dikkat çeken Tarihçi Prof. Dr. Engin Beksaç, “Bulgar-Kuman ittifakı ile Haçlı orduları arasında gerçekleşen savaş, Trakya’da Türk varlığının ilk kez güçlü biçimde hissedildiği andır.” dedi.
Edirne’nin tarihi dokusu, yalnızca Osmanlı dönemine değil, çok daha eski dönemlere de ışık tutuyor. Edirne’nin, dünya tarihçileri tarafından ‘bitmez tükenmez bir tarih hazinesi’ olarak tanımlandığını belirten Prof. Dr. Engin Beksaç, 14 Nisan 1205 tarihinde Edirne yakınlarında gerçekleşen ve dünya tarihini etkileyen önemli bir savaşa dikkat çekti. Tarihi kaynaklarda savaşın yeri hakkında farklı iddialar bulunduğunu söyleyen Prof. Dr. Beksaç, savaşın Dombay köyü yakınlarındaki vadide gerçekleştiğini vurguladı.
Prof. Dr. Engin Beksaç, “Bazı tarihçiler Bulgaristan’ın Matochina yakınlarını işaret etse de bizzat olaylara tanıklık eden bir Haçlı tarihçisinin kayıtları, Dombay Kalesi’nin altındaki vadiyi işaret ediyor. Coğrafi tarifler de bunu destekliyor. Söz konusu savaşta Kuman Türkleri aktif rol aldı. Haçlı orduları ağır zırhlıydı ancak Kuman taktikleri karşısında büyük kayıplar verdi. Hatta ordularının başındaki imparator, Bulgarlar tarafından esir alındı. Haçlılar, bu yenilgi sonrası batıya çekilmek zorunda kaldı. Bu savaş, Osmanlı öncesi süreçte Trakya’daki Türk varlığının askeri bir zaferle ortaya çıkışıdır. 14 Nisan 1205 tarihi, Trakya tarihine Türk imzasının atıldığı ilk anlardan biridir. Dolayısıyla, bu zafer sadece bir savaş değil, Türk kimliğinin Trakya üzerindeki ilk başarılarından biri olarak değerlendirilmelidir.” dedi.















