Tuz, şeker ve unun orantısız kullanıldığında insan sağlığı için zararlı olduğunu ifade eden Türk Böbrek Vakfı (TBV) Başkanı Timur Erk, tuz kullanımının geçmiş yıllara oranla azaltıldığını ancak daha da indirilmesi gerektiğini söyledi.
Tuzun en önemli zararının kılcal damarlarda yaptığı tahribat olduğunu ifade eden Erk, bunun önüne geçmek için tuzun uygun miktarda tüketilmesi gerektiğini kaydetti.
Erk, açıklamasını şöyle konuştu: “Az tüketimi de hiponatramani diye bir hastalık yaratıyor. Az miktarda sodyum kullanımı da sıkıntı yaratıyor. Tuz her yerde var. İnsan sağlığı için yeterli olan 6 gramı biz çorbaya, yemeğe tuz koymadan bir yerlerden alabiliyoruz. Dolayısıyla 18 gramı 14 grama indirmiş olmak güzel bir netice. Ama onu biraz daha indirebilirsek çok güzel olur. Şu an kişi başı tüketilen 14 gram tuz hala fazla bunu 10 grama indirdiğimiz zaman bayağı nefes alırız. bu şekilde 2 milyon dolar daha tasarruf etmiş oluruz. Daha evvel edilen 2 milyon dolar tasarruf hemen hemen Türkiye'deki yaklaşık 60 bin kişiye verilen hemodiyaliz ve periton tedavisi diyalizidir. Böbrek nakli de bunun içerisine giriyor.”
Her şeyin doğalının tüketilmesinin önemli olduğunu, meyve ve sebzenin zamanında tüketilmesi gerektiğine dikkati çeken Erk, “Bunları turfanda yiyeceğiz. 12 ay domates tüketmeyeceğiz. Hormanlardan ve katılan kimyasallardan uzak durmalıyız” dedi.
Tuzun da doğalının tüketilmesi gerektiğini ifade eden Erk, şöyle konuştu
“Kaya tuzu doğal tuzdur. Rafine yani işlem görmüş her tuz mutlaka bir şekilde sıkıntı yaratır. Niye? Rafine tuzların da çoğunda yeraltı sularına karışan bir takım ağır metaller, kimyasallar tehlikeyi artırabiliyor. Dolayısıyla kaya tuzu bulamıyorsak rafine tuzu da mümkün mertebe az tüketmeliyiz. Kaya tuzu önceliğimiz olması lazım. Kaya tuzunda iyot yok. Kaya tuzu tükettiğimiz zaman az miktarda iyotlu tuzlar da alabiliriz.” diye konuştu.














