8’inci Kitap Günlerinde okurlarıyla buluşmak üzere Edirne’ye gelen Gazeteci-Yazar Saygı Öztürk, son günlerde ülke gündemini meşgul eden ‘Dezenformasyonla Mücadele Yasası’ hakkında da önemli açıklamalarda bulundu. Öztürk, “Dünyanın hiçbir yerinde sansürle bir yere varılamamıştır. Ülkemizde de asla varılamayacağı gerçeğini de herkesin görmesi gerekir.”
Gazeteci-Yazar Saygı Öztürk, Edirne Belediyesi tarafından düzenlenen 8’inci Kitap Günlerinde okurlarıyla buluştu. Öztürk, imza için yanına gelen vatandaşlara kitapları hakkında detaylı bilgiler de verdi. Ardından Edirneli gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Öztürk, son günlerde ülke gündemini meşgul eden ‘Dezenformasyonla Mücadele Yasası’ hakkında önemli açıklamalarda bulundu.
Gazeteci-Yazar Saygı Öztürk, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Gazeteci olup da bu yasayı alkışlamak, çok iyi yaptılar demek gibi bir durum söz konusu olamaz tabii ki. Biz gazeteciler şu andaki iktidarın uygulamaları nedeniyle zaten kendi kendimize kısmen de olsa bir sansür uyguluyoruz. Bu bir gerçek. Çünkü mahkemelerde haklı olarak bulunduğunuz durumlarda bile Basın İlan Kurumu tarafından cezalandırılıyorsunuz. Biz yeteri kadar dikkat ediyoruz ama bir de vatandaşı düşünmek lazım. Sosyal medya çok yaygın durumda. Bu dönemde en çok onların dikkat etmesi gerekiyor. Bundan sonra iktidar ve hatta valilikler bile işine gelen konuları doğrulayacaklar, işine gelmeyenleri yalanlayacaklar. Örneğin İstanbul’daki patlama olayında Valilik farklı bir şey söylüyor, Belediye farklı bir şey söylüyor. Şimdi gazeteci ne yapacak, sosyal medya kullanıcısı ne yapacak? Açıkçası hepsinin başı ciddi bir biçimde belaya girecek. Zaten şu anda insanların düşüncelerini açıklamalarının çok zor olduğu bir dönemdeyiz. Şu anda sadece Cumhurbaşkanımıza hakaret ettiği gerekçesiyle 170 bin kişi hakkında yürütülen soruşturmalar var. 35 bin kişi hakkında açılmış ve devam eden davalar var. 3 bini aşkın kişinin cezalandırıldığı bir süreç var. Tabii ki şunu da vurgulayalım; fikir ve düşünceleri açıklarken asla kimseye hakaret etme gibi bir durum olmamalı. Hakarete ve iftiraya karşı hepimizin duyarlılık göstermesi gerekiyor. Hakarete hayır ama şunu da ifade etmek gerekir ki; dünyanın hiçbir yerinde sansürle bir yere varılamamıştır. Ülkemizde de asla varılamayacağı gerçeğini de herkesin görmesi gerekir. Sansüre hayır.” dedi.
